Bugünkü yazımızda son yıllarda büyük ilgi gören bir konu olan İftikar el-Devle konusuna değineceğiz. İftikar el-Devle akademisyenlerin, uzmanların ve meraklıların dikkatini çeken ve çeşitli alanlarda tartışma ve araştırmalara yol açan bir çalışma alanıdır. İftikar el-Devle'in toplum üzerindeki etkisinden günlük yaşam üzerindeki etkilerine kadar güncel ve sürekli gelişen bir konu olduğu kanıtlanmıştır. Bu makalede, bu büyüleyici konuya ışık tutmak ve günümüz dünyasındaki önemine dair daha kapsamlı bir görünüm sağlamak için İftikar el-Devle'in farklı yönlerini ve perspektiflerini inceleyeceğiz.
İftikar el-Devle (Arapça: إفتخار الدولة; "hanedanın gururu" anlamına gelir) 1099 kuşatması sırasında Kudüs'ün Fâtımî valisiydi. 15 Temmuz'da Davut Kulesi'nde Kudüs'ü Raymond de Saint-Gilles'e[1] teslim etti ve korumasıyla birlikte şehir dışına çıkarıldı.[2]
İftikar el-Devle hakkında çok az şey bilinmektedir, ancak Kudüs'ün düşüşünden sonra Aşkelon valisi olarak bahsedilmesine rağmen, bu onun tüm Filistin'in Fâtımî valisi olduğunu göstermektedir.[3] Suriyeli vakainüvis Bar Hebraeus, ondan "Mısırlıların çeyreğinden bir adam" olarak bahsetmesi, Nübye veya Sudan kökenli olduğuna işaret etmektedir, çünkü Arap ya da Türk kökenli askerler genellikle bu şekilde belirtilmiştir.[3] Usamah ibn Munqidh, otobiyografisinde, kız kardeşi Şayzar'ın hükümdarı ve Usamah'ın amcası ile evli olan Abu Qubays, Qadmus ve el-Kaf'ın yerel kalelerinin İftikar el-Devle isimli bir emirinden söz eder.[3]