Bugünkü yazımızda Aigiroessa'in büyüleyici dünyasına dalacağız, onun farklı yönlerini, günümüz toplumundaki önemini ve yaşamlarımız üzerindeki etkisini keşfedeceğiz. Tarihini, uygulamalarını ve zaman içinde nasıl geliştiğini öğreneceğiz. Aigiroessa bilimden popüler kültüre kadar farklı alanları kapsadığı için pek çok kişinin ilgisini çeken bir konu. Bu makale aracılığıyla, Aigiroessa'e kapsamlı bir genel bakış sunmayı ve okuyucularımıza şu anda çok önemli olan bu husus hakkında daha derin bir anlayış sunmayı umuyoruz.
Aigiroessa, İzmir'in Kavaklıdere köyünde bulunan,[1] Herodot tarihinde kendi aralarında kurdukları birlikle tanınan 12 Aiol kentinden biridir. Kentin adı Hellen dilinden gelmekte olup, “Kara kavağı bol olan yer” demektir. Prof. Bilge Umar[2] Aigiroessa adının Aiga sözcüğüyle bağlantısına dikkatimizi çekerek, yer adının Anadolu halkı olan Luvi'lerden devşirilerek Hellen ağzında bugüne aktarılmış olabilir demektedir. Avusturyalı diplomat Anton Prokesch von Osten 1825 yılında Bornova-Kemalpaşa arasındaki Kavaklıdere köyünde bulunan kent kalıntılarına istinaden buranın Aigiroessa Antik Şehri olduğunu ileri sürmüştür. Günümüzde bu kalıntılar tespit edilemese de, kentin yeri olarak Kavaklıdere köyü yakınları kabul edilmiştir.