Günümüzde Eski Çince her yaştan ve meslekten insanın genel ilgisini çeken bir konu haline geldi. Eski Çince, genç öğrencilerden farklı sektörlerdeki profesyonellere kadar dünya çapında geniş kitlelerin dikkatini çekti. Kültürel ve coğrafi sınırların ötesine geçen etkisiyle Eski Çince'in modern toplumda güncel ve önemli bir konu olduğu kanıtlanmıştır. Eski Çince hakkındaki tartışmalar büyümeye devam ettikçe, onun farklı yönlerini ve çeşitli çalışma ve uygulama alanlarındaki sonuçlarını keşfetmek önemlidir. Bu yazıda Eski Çince dünyasını derinlemesine inceleyip onun günlük yaşam, popüler kültür ve küresel kalkınma üzerindeki etkisini inceleyeceğiz.
Eski Çince, MÖ 1250'li yıllardan başlayıp MÖ 221 yılında bütün Çin, Qin Hanedanlığı altında birleşinceye değin Çin'de konuşulmuş yazın dili.[1]
Eski Çince | |
---|---|
Ana dili olanlar | Shang Hanedanlığı, Zhou Hanedanlığı, Qin Hanedanlığı |
Bölge | Doğu Asya |
Etnisite | Han Ulusu |
Dönem | MÖ 13. yy. - MÖ 3. yy. |
Dil ailesi | Çin-Tibet dilleri
|
Dil kodları | |
ISO 639-3 | och |
Çin dillerinin en eski yazılı kaynakları, ilk keşiflerin 1899 yılında olduğu, Geç Shang Hanedanlığı döneminde kaydedildi. Bunlar sığırların omuz kemiklerine ve kaplumbağa plastronlarına kazınmış fal yazıtları ve genelde yiyecek ve içecek kaplarına yazılmış bronz yazıtlardı. Fal yazıtlara jiaguwen, tunç (bronz) yazıtlara ise jinwen adı verilir. Çin yazısı o tarihlerde oldukça gelişmişti ve bu denli gelişmiş olması varlığını çok daha eskiye götürmektedir. Milattan önce 15. yüzyılda da tunç yazıtların varlığı bilinse de günümüze ulaşamamıştır.[2]