Bu yazımızda son yıllarda pek çok kişinin dikkatini çeken bir konu olan Gelibolu'nun Fethi konusunu inceleyeceğiz. Gelibolu'nun Fethi, toplum üzerindeki etkisinden popüler kültürle ilgisine kadar çok çeşitli yönleri kapsayan bir konudur. Bu yazı boyunca Gelibolu'nun Fethi'in zaman içinde nasıl geliştiğini ve günlük yaşamın çeşitli alanlarına olan etkisini inceleyeceğiz. Kökeninden bu günkü durumuna kadar dünyada önemli bir iz bırakan Gelibolu'nun Fethi'in, günümüz toplumunda değerinin anlaşılabilmesi için öneminin anlaşılması önemlidir.
Gelibolu Savaşı | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
| |||||||
Taraflar | |||||||
![]() |
![]() | ||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||
VI. İoannis | Süleyman Paşa |
Gelibolu'nun fethi hakkında fazla bilgi bulunmamaktadır. Sadece iki ordunun karşılaştığı ardından Osmanlı askerlerinin üstünlüğü ile savaşın bittiği ve Osmanlı Türklerinin Rumeli'ye geçtiği bilinmektedir.
1352 - 1357 yılları arası Bizans Devleti'nde patlak veren iç savaşta Orhan Bey, Bizans'ın eski Domestikos'u (deniz kuvvetleri komutanı) Matheos Kantakuzinos'a yardım etmişti. Kızını Orhan Bey ile evlendiren Kantakuzenos, Trakya'da V. İoannis ile muharebeye girişti. Orhan Bey'de Kantakuzenos'a yardım için 20.000 Türk askerini Süleyman Paşa komutasında Rumeli'ye gönderdi. Kantakuzenos Türk askerlerine Gelibolu yakınlarındaki Çimpe kalesini üs olarak verdi. Savaşı Türk askerinin yardımıyla Kantakuzenos kazandı. Çimpe Kalesi'ne yerleşen Süleyman Paşa, Gelibolu şehrini ve limanını da kısa sürede zaptetti.[1]
Böylelikle; Rumeli'ye geçiş kolaylaşmış, Çimpe Kalesi alınarak Çanakkale Boğazı'nda egemenlik kurulmuş, Türkler Rumeli'de iskan politikasına girişmiştir. Böylece Doğu Romalılar Anadolu topraklarındaki sahipliğini kaybettiler. Ege Denizi'ne giriş ki bunun anlamı Osmanlılar şimdi Mora Yarımadası, Yunanistan ve daha sonra Sırbistan'ın kuzeyinin fethini gerçekleştirebileceklerdi.
1354 yılında Gelibolu, bir depremle vuruldu ve yaşayanların onu terk etmesine sebep oldu. Bunu takiben Osmanlılar, şehrin sahipliğini ele geçirdiler ve onun içinde daha sonra Avrupa içlerine genişlemeyi kolaylaştırmak için bir büyük müstahkem yer inşa ettiler.[2][3]