Bu yazımızda son yıllarda büyük ilgi gören Hint-Aryanlar konusunu inceleyeceğiz. Hint-Aryanlar, akademiden kamuoyuna kadar çeşitli alanlarda çok çeşitli görüş ve tartışmalara yol açan bir konudur. Bu makale boyunca Hint-Aryanlar ile ilgili farklı yönleri, kökenlerinden mevcut toplum üzerindeki etkisine kadar analiz edeceğiz. Ayrıca bu konuyu ele almak için benimsenen farklı bakış açıları ve yaklaşımları ve bunların farklı bağlamlardaki etkilerini de inceleyeceğiz. Kapsamlı ve objektif bir analiz aracılığıyla, Hint-Aryanlar'e ışık tutmaya ve onun günümüzdeki öneminin ve alaka düzeyinin daha iyi anlaşılmasına olanak tanıyan kapsamlı bir görünüm sağlamaya çalışıyoruz.
Hint-Aryanlar, Hint-Aryan dilleri konuşan bir Hint-Avrupalı etnik ve dilsel gruptur. Hint-Aryan halklarının varsayımsal olarak kökenlerinin Orta Asya sınırlarının kuzeyinde yer almış Sintaşta ve Andronovo kültürlerine (ve Proto Hint-İranlılara) dayandığı,[1][2] buradan Hint-Avrupalı olmayan Baktria-Margiyana Arkeoloji Bölgesi kültüründen dinî, dilsel ve kültürel açıdan etkilenerek Hint altkıtasının kuzeyine göç ettikleri düşünülmektedir.[3][4] Göçlerin MÖ 1800 civarında, savaş at arabasının icadından sonra başlamış olduğu varsayılır. Bu dönemde Hint-Aryanlar ile İranî halkların birbirlerinden farklılaştığı tahmin edilmektedir.[5] Göçlerin Levant bölgesine ve Hint altkıtasına doğru gerçekleştiği kabul edilmektedir.[6][7][8] Christopher I. Beckwith'e göre Usunlar Hint-Aryan asıllı olup, bu halk Çin'e doğru başka bir göçün sonucunda ortaya çıkmıştır.[8][8]
Pakistan, Hindistan, Bangladeş, Nepal, Sri Lanka ve Maldivler modern Hint-Aryan halklarının yaşadığı bölgeleri oluşturmaktadır. Hint altkıtası dışında halklar geçmişte muhtemelen Batı Çin, Levant ve Anadolu'ya (Mitanniler) da yayılmış olmakla birlikte, çağdaş bir Hint-Aryan halkı günümüzde bu bölgelerde yerli olarak bulunmamaktadır.
Hint-Aryan dillerin, Hint-Aryan halklarının bölgeye toplu göçü yerine, bu halklara ait dini veya siyasi elit bir grup altında yerel halkların kültürel ve dilsel değişime uğrayarak bu dilleri benimsemesi vasıtasıyla yayıldığı öne sürülmektedir.[9]