Bu yazımızda dünya çapında milyonlarca insanın dikkatini çeken Mevlevihane'in büyüleyici dünyasını inceleyeceğiz. Mevlevihane, toplum üzerindeki etkisinden gelecekteki olası sonuçlarına kadar tartışmalara, araştırmalara ve sonsuz çelişkili görüşlere yol açtı. Bu sayfalarda onun tarihini derinlemesine inceleyeceğiz, farklı yönlerini inceleyeceğiz ve günümüzdeki önemini inceleyeceğiz. İster Mevlevihane'e aşina olun ister önemini ilk kez keşfediyor olun, bu makale sizi şüphesiz toplumumuza damgasını vurmaya devam eden bir konu üzerinde düşünmeye davet ediyor.
Mevlevihane (Osmanlıca: مَولَوی خانه), Mevlevi tarikatına mahsus tekkelere verilen addır.
XIII. asırda Mevlânâ Celâleddin Rûmi'nin oğlu Sultan Veled tarafından kurulan, fikirlerinden etkilenen Mevlevî tarikatına mensup mevlevîlerin zikir ve devran âyinleri yaptıkları tekkedir. Mevlevihanelerin en büyüğü, tarikatın merkezi olan Konya'daki mevlevihane idi.
Mevlevihaneler genellikle külliye biçiminde planlanmış olup, merkezinde semahane, çevresinde türbe, mezarlık, Meydan-ı Şerif ve mescid yer almaktadır.
Osmanlı saltanatının tarihe karıştığı sıralardaki hududu içinde Konya'dan sonra İstanbul, Manisa ve Gelibolu'dakiler gelirdi. İstanbul'da birçok mevlevihane vardı. Bunlar Galata, Yenikapı gibi bulundukları mevkilerin isimleriyle anılırdı. Mevlevihaneler diğer tarikatlara ait tekkelerden az çok farklı idi.
Dünya genelelinde yer alan mevlevihanelerin listesi aşağıdaki gibidir:[1]