Bu yazımızda dünya çapında insanların dikkatini ve ilgisini çeken bir konu olan Sovyetler Birliği'nde din'in büyüleyici dünyasını keşfedeceğiz. Zengin bir geçmişi ve günlük yaşamın farklı yönleri üzerindeki önemli etkisi ile Sovyetler Birliği'nde din, zaman içinde toplumda temel bir rol oynamıştır. Derinlemesine bir analiz aracılığıyla, Sovyetler Birliği'nde din'in kökeni ve evriminden bugünkü etkisine kadar farklı yönlerini ve boyutlarını inceleyeceğiz. İster Sovyetler Birliği'nde din konusunda uzman olun ister bu konuya yeni giriyor olun, bu makale size onun günümüz dünyasındaki önemini ve alaka düzeyini daha iyi anlamanızı sağlayacak değerli bilgiler ve benzersiz bakış açıları sağlayacaktır.
1917 Devrimi sırasında, Rus Ortodoks Kilisesi otokratik yapıda olan devlet ile derinden entegreydi ve resmi bir statüye sahipti. Bu durum, Bolşeviklerin dine karşı tutumuna ve dini kontrol altına almak için attıkları adımlara katkıda bulunan önemli bir faktördü.[1] Böylece SSCB, resmi ideolojisine dayalı devlet ateizmini (gosateizm) kurmak ve mevcut dinlerin ortadan kaldırılması ve gelecekte dini inancın çoğalmasını engellenmek için uğraşan ilk devlet oldu.[2][3][4][5]
Sovyetler Birliği'nde, Komünistler tarafından, devlet ateizmi doktrini uyarınca yürütülen "hükümet destekli bir ateizme dönüştürme programı'' vardı.[6][7][8] Komünist hükümet, devlet çıkarlarını göz önünde bulundurarak dinleri hedef aldı ve çoğu organize din hiçbir zaman yasa dışı ilan edilmediyse de, dini mülklere el konuldu, inananlar rahatsız edildi ve okullarda ateizm propagandası yapılıp dinle alay edildi.[2] 1925'te hükümet, baskıyı yoğunlaştırmak için Militan Ateistler Birliği'ni (Сою́з Вои́нствующих Безбо́жников) kurdu.[9] Buna göre, dini inancın kişisel olarak dışavurumu hiçbir şekilde özel olarak yasaklanmadı fakat resmi hükümet kurumları ve seküler kitle iletişim araçları tarafından kişilere karşı güçlü bir damgalama (sosyal stigma) yapıldı. Belirli meslek mensupları (öğretmenler, devlet bürokratları, askerler) için ise dindarlığını alenen yaşamak ve anti-seküler olmak kabul edilemez olarak kabul edildi.
Devrim sırasında Rus İmparatorluğu'ndaki insanların büyük çoğunluğu dindardı, oysa komünistler tüm dini kurumların gücünü kırmayı ve sonunda dini inancı ateizmle değiştirmeyi amaçlıyorlardı. Medyada ve akademik yazılarda "bilim", "dini hurafeler"in karşısına konuldu. Devrim öncesi Rusya'sındaki temel dinler tüm Sovyet dönemi boyunca da varlığını sürdürdü, ancak onlara yalnızca belirli sınırlar içinde hoşgörü gösterildi. Genel olarak bu, inançlı kişilerin özel alanlarında ve kendi dini binalarında (kiliseler, camiler, sinagoglar vb.) ibadet edebilecekleri ancak bunlar dışında dini ibadetlerin halka açık olarak sergilenemeyeceği anlamına geliyordu. Ayrıca, dini kurumların görüşlerini herhangi bir kitle iletişim aracıyla açıklamalarına izin verilmemiş, birçok dini yapı yıkılmış veya başka amaçlar için kullanılmıştır. Uzun vadede, devlet ateizmi birçok insanı dönüştürmeyi başaramadı. Din yeraltında güçlendi ve İkinci Dünya Savaşı'da yardımcı olması için yeniden canlandırıldı. Komünizmin çöküşünden sonra gelişmeye başladı.
Sovyet devletinin kurucusu Vladimir Lenin söyle dedi:
Din halkın afyonudur : Marx'ın bu sözü, Marksizmin din hakkındaki tüm ideolojisinin temel taşıdır. Tüm modern dinler ve kiliseler ve her türlü dini örgüt Marksizm tarafından işçi sınıfının sömürüsünün korunması ve aptallaştırılması için kullanılan burjuva organları olarak kabul edilir.[10]
Marksist-Leninist ateizm, sürekli olarak dinin kontrolünü, bastırılmasını ve ortadan kaldırılmasını savundu. Devrimden sonra, yaklaşık bir yıl içinde devlet, kiliseler de dahil olmak üzere tüm kilise mülklerine kamulaştırdı ve 1922'den 1926'ya kadarki dönemde 28 Rus Ortodoks piskoposu ve 1.200'den fazla rahip öldürüldü. Çok daha fazlası zulüm gördü.[11][12]
<ref>
etiketi: "USGOV1" adı farklı içerikte birden fazla tanımlanmış (Bkz: Kaynak gösterme)
Forced Conversion under Atheistic Regimes: It might be added that the most modern example of forced "conversions" came not from any theocratic state, but from a professedly atheist government — that of the Soviet Union under the Communists.