Günümüz dünyasında Türk Silahlı Kuvvetleri pek çok kişinin büyük ilgisini çeken bir konu haline geldi. Gerek tarihsel önemi, gerek günümüz toplumu üzerindeki etkisi, gerekse çeşitli alanlardaki etkisi nedeniyle Türk Silahlı Kuvvetleri kimseyi kayıtsız bırakmayacak bir konudur. Tarih boyunca Türk Silahlı Kuvvetleri araştırma, tartışma ve yansıma konusu olmuştur ve önemi bugün de geçerliliğini korumaktadır. Bu makalede, Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilgili farklı yönleri keşfederek onun çağdaş dünyadaki alaka düzeyini ve etkisini analiz edeceğiz.
Türk Silahlı Kuvvetleri | |
---|---|
Kuruluş | MÖ 209 (sembolik)[1] 3 Mayıs 1920[a] |
Birimler | |
Karargâh | Genelkurmay Başkanlığı Bakanlıklar, Ankara |
Website | tsk.tr |
Komuta | |
Cumhurbaşkanı | Recep Tayyip Erdoğan |
Millî Savunma Bakanı | Yaşar Güler |
Genelkurmay Başkanı | Orgeneral Metin Gürak |
Genel Bilgiler | |
Askerlik yaşı | 20 |
Zorunlu askerlik | 1/6/12 ay (rütbeye bağlı) |
Askere alınması mümkün olan vatandaş sayısı | 42.437.378 (2023)[3], yaş 18-41[9] |
Askere alınmaya uygun olan vatandaş sayısı | 35.627.466 (2023)[3], yaş 18-41[9] |
Her sene askerlik yaşına genel vatandaş sayısı | 1.411.811 (2023)[3] |
Etkin personel sayısı | 675.800[3][4] |
Rezerve personel sayısı | 380.000[3] |
Dış personel sayısı | Irak'ta ~1.030[5] Kuzey Kıbrıs'ta 36.000 Bosna-Hersek'te 480[6] Kosova'da 380[kaynak belirtilmeli] Somali'de 200[7] Libya'da 35[kaynak belirtilmeli] Lübnan'da 100[8] |
Maliye | |
Harcamalar | 183.000.000.000 ₺ (2023)[10] |
GSYİH paydası | %1,7[11] |
Sanayi | |
Yıllık ithalat | 1,2 milyar $[12] |
Yıllık ihracat | 1,2 milyar $[13] |
İlgili maddeler | |
Tarih | Türk askerî tarihi |
Rütbeler | Türk rütbe dereceleri |
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), yurt dışından gelecek tehdit ve tehlikelere karşı Türk vatanını savunmakla görevli askerî kuvvettir. Görevi caydırıcılık sağlayacak şekilde askerî gücün muhafazasını ve güçlendirilmesini sağlamak, Türkiye Büyük Millet Meclisi kararıyla yurt dışında verilen görevleri yapmak ve uluslararası barışın sağlanmasına yardımcı olmaktır.[14]
Türk Silahlı Kuvvetlerinin başkomutanlığı Türkiye Büyük Millet Meclisinin manevi varlığından ayrılamaz ve cumhurbaşkanı tarafından temsil olunur. Genelkurmay başkanı, savaşta başkomutanlık görevini Cumhurbaşkanlığı namına yerine getirir.[15]
Türk Kara Kuvvetleri, Türk Deniz Kuvvetleri ve Türk Hava Kuvvetlerinden oluşmaktadır.[16] 2024 yılı itibarıyla sayı bakımından dünyanın 8[17], NATO'nun ise en güçlü 3.[18] ordusudur.
Türk Silahlı Kuvvetleri’ne son hâlini Mareşal Mustafa Kemal Atatürk vermiştir. Osmanlı İmparatorluğu'nun Birinci Dünya Savaşı'nda yenilmesi sonrası İtilaf Devletleri Türk ordularını dağıtmış, Anadolu'yu işgale başlamıştır. Bu durum karşısında Türk milleti, Kuvâ-yi Milliye adı altında düzensiz biçimde ve bölgesel bazda işgale direnmeye başlamıştır. 9. Ordu Müfettişi olarak Samsun'a çıkan Mustafa Kemal Paşa, Türk Kurtuluş Savaşını başlatmış ve öncelikli olarak düzensiz Kuvâ-yi Milliye birliklerini düzenli ordu çatısı altında birleştirmeye çalışmıştır. Modern Türk ordusunun temelleri de bu zamanlarda atılmış, Kuvâ-yi Milliye birliklerinin başlarına subaylar geçirilmiş ve TBMM Orduları adı altında düzenli bir ordu formuna sokulmuştur. Düzenli hale getirilen Türk ordusunun ilk kazandığı muharebe, Garp Cephesi Kumandanı Miralay İsmet (İnönü) Bey kumandanlığında icra edilen I. İnönü Muharebesi'dir.[19] Cumhuriyet'in ilanından sonra da yine Mustafa Kemal Atatürk tarafından Türk Silahlı Kuvvetlerinin modernizasyon süreci büyük bir hızla devam ettirilmiştir.
Modern Türk ordusu daha sonra 1950 yılında Kore Savaşı'na Şimal Yıldızı adı verilen bir tugayla katılmıştır. Tugay; Busan, Suvan, Kumhwa, Elco bölgelerinde gerçekleşen savaşlarda boy göstermiştir. Kunu-ri Muharebesi sırasında gerçekleştirilen direniş ile birlikte 8. Amerikan ordusunun tümüyle Çin ordusu tarafından yok edilmesini engellemiştir. 1960'lı yıllarda Kıbrıs'ta Türklere karşı saldırılar başlayınca Kıbrıs'a operasyon için hazırlıklara başlamış ve 1974'te Kıbrıs Barış Harekâtı'nı gerçekleştirmiştir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kuruluşunda önemli rol oynamıştır.
1980'li yıllarda PKK'nın kurulmasıyla birlikte Türkiye sınırları içinde PKK ile mücadeleye başlamıştır. 1990'lı yıllarda mücadeleyi Kuzey Irak'a taşımış ve Kuzey Irak'ta Çelik Harekâtı, Çekiç Harekâtı gibi sınır ötesi operasyonlar gerçekleştirmiştir. 1995 yılında Yunanistan ile yaşanan Kardak Krizi'nde kayalıklara çıkan Türk komandoları adaya Türk bayrağı dikmiştir, bu durum Yunanistan genelkurmay başkanını istifa ettirmiştir. 1998 yılında PKK'nın kurucusu Abdullah Öcalan'ın Suriye'de bulunması sebebiyle Suriye'yle ilişkiler gerilmiş, Türk ordusu bu gelişmelerin üstüne Suriye sınırına yığınak yapmıştır. Baskılar sonucu Adana Mutabakatı imzalanmış ve Türk ordusunun baskısı sonucu Abdullah Öcalan Suriye'den sınır dışı edilmiştir.
2008 yılında Kuzey Irak'a PKK ile mücadele amacıyla Güneş Harekâtı'nı gerçekleştirmiştir. İlerleyen yıllarda PKK'nın Türkiye doğusuna yaptığı yığınakları ortadan kaldırabilmek amacıyla Hendek operasyonlarını yapmıştır. Hendek operasyonlarının ardından Suriye İç Savaşı'na müdahalede bulunmuş Fırat Kalkanı Harekâtı ile Halep'in kuzeyinde bulunan IŞİD varlığını bitirmiş, YPG'nin Menbic ile Afrin kantonunu birleştirmesini engellemiştir. 2017 yılında İdlib'e girip gözlem noktaları oluşturmaya başlamıştır. 2018 yılında Afrin'e operasyon gerçekleştirip YPG'yi Afrin'den atmıştır. Afrin'de YPG'ye operasyon gerçekleştirdiği tarihlerde Kararlılık Harekâtı'nı başlatmış Kuzey Irak'a yeni bir askerî operasyonda bulunmuştur. Kararlılık Harekâtı Pençe Operasyonları ile genişletilmiştir ve Türk ordusu Kuzey Irak'ta belirli bölgeleri kontrol etmeye başlamıştır. Pençe Operasyonları sürerken Fırat'ın doğusunda bulunan YPG'ye Barış Pınarı Harekâtı ile müdahalede bulunmuş, 8 gün sürdürülen harekâtta 4820 kilometrekare alanı kontrol etmiştir. İdlib'de Türk birliklerine Rus ordusunun ve Suriye ordusunun saldırıları sonrası Türk Silahlı Kuvvetleri Bahar Kalkanı Harekâtı'nı da icra etmiştir.
Türk ordusu günümüzde Türkiye Cumhuriyeti tarafından terör örgütü olarak tanınan PKK'ya karşı Irak'ın kuzeyinde Pençe Operasyonları'nı sürdürmektedir diğer yandan İkinci Libya İç Savaşı'na direkt olarak dahil olmuştur ve taraflardan birisi olan Ulusal Mutabakat Hükûmeti'ne danışmanlık yardımında bulunmaktadır. Türk Silahlı Kuvvetleri, 2021'de tahmini 895.000 askerî ve paramiliter personeliyle ABD Silahlı Kuvvetleri'nden sonra NATO'daki en büyük ikinci askerî güçtür.
I. Dünya Savaşı'nda Osmanlı İmparatorluğu 7 cephede savaşa 2.850.000 kişiyi silah altına alarak girdi. Bu ordu 70 piyade, 2 süvari tümeninden oluşan 24 kolordulu 9 ordu birliğiydi. Mondros Mütarekesi'nden sonra zorunlu terhislerle 50.000 kişiye inmişti. Ancak Osmanlı ordusunun kalan iki kolordusundan biri Suriye cephesinden Ankara'ya konuşlanan Ali Fuat Paşa komutasındaki 20. Kolordu, diğeri ise Kafkas Cephesinde Erzurum'da konuşlandırılmış Kâzım Karabekir komutasındaki 15. Kolordu'ydu.[20]
Türk Kurtuluş Savaşı sırasında ve sonrasında bu kolordular ve Kuvâ-yi Milliye birlikleri TBMM tarafından düzenli hale getirilerek modern Türk ordusunun temelleri atılmıştır. Kurtuluş Savaşı modern Türk ordusunun katıldığı ve kazandığı ilk savaş kabul edilebilir. Türkiye Cumhuriyeti kurulduğunda bu ordular yeni bir yapılandırmayla Türk Silahlı Kuvvetleri adını almıştır. Türk ordusu Cumhuriyet tarihi boyunca birçok isyan bastırmış, Kore Savaşı ve Kıbrıs Harekâtı'nda savaşmış, PKK'ya karşı operasyonlar yapmıştır. Ayrıca Afganistan, Kosova, Lübnan, Somali gibi birçok ülkeye uluslararası askerî kuvvetlere destek amaçlı asker göndermiştir.[21][22]
I. Dünya Savaşı'ndan yenik çıkan Osmanlı İmparatorluğu'nun İtilaf Devletleri'nce işgali sonucunda Mîsâk-ı Millî sınırları içinde ülke bütünlüğünü korumak için girişilen çok cepheli siyasi ve askerî mücadele. 1919-1922 yılları arasında gerçekleşmiş ve 11 Ekim 1922'de imzalanan Mudanya Mütarekesi ile fiilen, 24 Temmuz 1923'te imzalanan Lozan Antlaşması ile resmen sona ermiştir ve Mîsâk-ı Millî hedeflerine büyük ölçüde ulaşılmıştır. Ağustos 1922'de Türk kuvvetleri 207.941 kişiydi.[23] Batı, Doğu, Güney cephelerinde savaştı. Çatışmalar Batı cephesinde I. İnönü Muharebesi ve II. İnönü Muharebesi, Kütahya-Eskişehir Muharebeleri, Sakarya Meydan Muharebesi, Büyük Taarruz, Başkomutanlık Meydan Muharebesi'dir.
Türkiye Cumhuriyeti, 1950 yılında başlayan Kore Savaşı'na fiilen katılmış ve 1950'den 1953'e kadar tugay büyüklüğünde bir kuvvetle Kuzey Kore'ye karşı savaşmıştır. Sovyet baskısına karşı müttefikler arayan ve bu sebeple NATO'ya girmek isteyen Türkiye, bu isteklerini daha kolay elde etmek ve Amerika'ya yakınlaşmak amacıyla Kore Savaşı'na bir tugay yollamıştır.[24][25]
20 Temmuz 1974'te Başbakan Bülent Ecevit’in emriyle Türk Silahlı Kuvvetlerinin Kıbrıs'ta başlattığı askerî harekat iki aşamalı olarak gerçekleştirilmiş, birinci aşamasında Kıbrıs'ın adasına havadan paraşütlü askerlerin uçaklarla indirilmiş ve denizden Türk Deniz Kuvvetleri'ne ait savaş gemileriyle Türk askeri karaya çıkarılmıştır. Birinci harekat sonunda ateşkes ilan edilmiş ve Cenevre'de barış görüşmeleri başlamıştır ancak barışın sağlanamayacağı kesinleşince ikinci ve son harekât Bülent Ecevit’in "Ayşe Tatile Çıksın" parolasıyla 13 Ağustos'ta Türk birlikleri tarafından başlatıldı. Türk birlikleri 14 Ağustos'ta Lefkoşa'ya, 15 Ağustos'ta Lefke ve Mağusa'ya girdi. Harekât neticesinde bir taraftan Mağusa'ya diğer taraftan Lefke'ye varılarak Türk tarafının sınırları çizildi. Harekatın sonucunda Rum birlikleri mağlup edilmiş ve Kıbrıs'ın kuzeyinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kurulmuştur.[26]
Türk Silahlı Kuvvetleri, PKK ile 1980'li yıllardan beri mücadele etmektedir. Millî Savunma Bakanlığı verilerine göre 1984-2009 arasında 5821 TSK askeri, 775 emniyet görevlisi, 1350 köy korucusu, 4.828 sivil çatışma ve saldırılarda hayatını kaybetmiş, bununla birlikte yaklaşık 28.000 PKK militanı öldürülmüştür.[27] Bu mücadele çerçevesinde PKK'nın iki numaralı adamı Şemdin Sakık 14 Nisan 1998'de, elebaşı Abdullah Öcalan ise 15 Şubat 1999'da yakalanmışlardır. Türkiye, Abdullah Öcalan’ın 15 Şubat’ta yakalandığını, 16 Şubat 1999’da Başbakan Bülent Ecevit’in yaptığı, “Abdullah Öcalan Türkiye’dedir” açıklamasıyla öğrendi.[28] Yargılama süreçlerini takiben vatana ihanet suçundan müebbet hapis cezası ile cezalandırılarak cezaevine konulmuşlardır. Yine Türk Silahlı Kuvvetleri 1991 yılından beri Kuzey Irak'taki PKK kamplarına yönelik Süpürge, Kazıma, Atmaca, Çelik, Tokat, Çekiç, Şafak ve Güneş kod adlı sınır ötesi harekâtlar düzenlemiştir.
Türk bandıralı bir geminin Kardak Kayalıkları'nda karaya oturması sonucu Türk ve Yunan kurtarma ekipleri arasında anlaşmazlık çıkınca patlayan krizdir ve iki ülkeyi savaşın eşiğine getirmiştir. Türk Sualtı Taarruz komandoları, Kardak kayalıklarının etrafını saran Yunanistan Donanmasını aldatarak Kayalıklara çıkarma yapmıştır. Olayı 4 saat sonra ABD'den öğrenen Yunanistan Genelkurmay Başkanının istifası ile sonuçlanmıştır. Gerginliği NATO ve ABD araya girerek önlemiştir.
1990'lı yıllarda PKK lideri Abdullah Öcalan'ın Suriye içinde serbestçe dolaşması ve PKK'nın kamplarının burada bulunması Türkiye ile Suriye'yi karşı karşıya getirdi. Türk Ordusu Suriye sınırına doğru kaydırıldı. Çeşitli askerî ve siyasi baskılara dayanamayan Suriye bu tutumundan vazgeçerek Öcalan'ı sınır dışı etmiştir.[kaynak belirtilmeli] Türkiye-Suriye ilişkileri on yıllar sonra 22 Haziran 2012 tarihinde Hatay sınırında eğitim uçuşunu icra etmekte olan TSK'ye ait F-4 Phantom tipi eğitim uçağı Suriye Silahlı Kuvvetleri tarafından düşürülmesi ile tekrar krize girmiş, Suriye uçak düşürdükten sonra uçağın Türkiye'ye ait olduğu anladıklarını iddia etmiş, olay sonrası dönemin Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan "TSK'nin angajman kurallarının değiştiğini" açıklamıştır. Bu kararda devam eden Suriye İç Savaşında Türkiye'nin Suriye muhalefetinin yanında olması ve bu yüzden ilişkilerin gerilmesi de etkili olmuştur. Uçağın parçalarının ve pilotların naaşlarının bulunmasından sonra 6. Kolordu'ya bağlı birlikler ve 4 Tank Taburu sınıra doğru kaydırılmış, sınır hattına uçaksavarlar ve Gaziantep Havalimanı'na askerî statü verilerek Füze rampaları yerleştirilmiştir.
Akçakale Olayı olarak bilinen, 3 Ekim 2012'de Suriye'den ateşlenen bir top mermisi Türkiye'nin Şanlıurfa kentinin Akçakale ilçesine düştü. Olayda beş sivil Türk vatandaşı hayatını kaybetti. Türk Silahlı Kuvvetleri "yeni angajman kuralları çerçevesinde" anında karşılık vermiş ve Suriye'den atılan top mermisinin ateşlendiği askerî birlik 9 adet top atışıyla etkisiz hale getirilmiştir. Daha sonra Türkiye Büyük Millet Meclisinden Suriye için tezkere kararı çıktı. Türk Silahlı Kuvvetleri Suriye sınırına hava savunmada kullanılan silahların ağırlıkta olduğu askerî yığınak yaptı. Suriye Devleti olayın ardından hayatını kaybeden siviller için taziye dileklerini sunarak özür diledi.
16 Eylül 2013'te Suriye'ye ait Mil Mi-17 helikopter sınır ihlali yaptığı için Malatya'dan havalanan 2 Türk jeti tarafından füzeyle vuruldu.[29][30] Bir yıl sonra 23 Mart 2014'te Hatay sınırında, sınır ihlali yapan 2 adet MİG-23 Suriye savaş uçakları, izlemeye alındı Suriye hava sahasında kuzeye doğru uçuşu Türk sınırına on deniz mili mesafeden itibaren Türk hava sahasına yaklaştığına ilişkin dört kez ikaz edildi fakat ikinci uçak uyarıyı dikkate almayarak Türk hava sahasına girerek yaklaşık bir kilometre kadar hava sahasını ihlal etti, daha sonra batıya doğru yönelerek 1,5 kilometre kadar Türk hava sahasında uçmaya devam etti. Bu esnada bölgede hava devriye görevinde havada hazır bulunan iki adet Türk F-16 uçağından birisi, angajman kuralları gereğince saat 13.14'te Suriye uçağına füze atmış ve isabet alan Suriye uçağı sınırın 1200 metre güneyinde ve Suriye topraklarında yer alan Kesep bölgesine düşürülmüştür.[31][32]
24 Kasım 2015 tarihinde saat 09.20 civarında Hatay Yayladağı bölgesinde Türk Hava Sahasını ihlal eden Rusya Federasyonu'na ait SU-24 tipi savaş uçağı, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından Türk hava sahasına girmeden önce beş dakika içerisinde 10 kez ikaz edilmesine rağmen Türk Hava Sahasını ihlal etti. Bunun üzerine, bölgede hava devriye görevinde bulunan TSK'ye ait iki F-16 uçağı, daha önce hükûmet tarafından ilan edilen angajman kuralları çerçevesinde, Rus savaş uçağını saat 09.24'te düşürdü.[33] Uçaktan atlayan pilotun Suriye Haber Ajansı (SANA) paraşütle atlayarak kurtulmayı başardığını yazdı.[kaynak belirtilmeli]
Mustafa Kemal Paşa ve silah arkadaşları tarafından kurulan ve çok sayıda asker kökenli siyasetçi barındıran Cumhuriyet Halk Partisi 1923-1950 arası Türkiye'yi yönetti. 1950'de iktidara gelen Demokrat Parti ile sivil-asker ilişkilerinde yeni bir döneme girildi. Türk Silahlı Kuvvetleri, siyasette etkili bir aktör olarak ön plana çıktı. DP'nin artan otoriterliği ve orduda reform çalışmaları askerler tarafından hoş karşılanmadı ve müdahaleye hazırlanan ufak cuntalar oluştu. Dokuz Subay Olayı ile yanan kıvılcım, 27 Mayıs 1960'ta bir yangına dönüştü ve albayların çoğunlukta olduğu askerî cunta, 10 yıllık DP iktidarını sona erdirdi. Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan idam edildi. 1961 seçimleri ile demokratik hayat yeniden başladı.
60'ların sonuna doğru artan sağ-sol çatışması ve öğrenci olayları muhtıranın gerekçesiydi. Ordu, bu kez doğrudan yönetime el koymadı. Aksine 9 Mart 1971'de yapılması planlanan darbeyi engelledi ve darbeye kalkışan subayları tasfiye etti. Ancak bir muhtıra ile hükûmetin istifa etmesini ve bağımsız bir hükûmetin kurulmasını istedi. Göreve gelen Erim hükûmeti kalıcı olamadı ve yerini yeniden parti hükûmetlerine bıraktı.
12 Eylül Darbesi'yle ordu ilk kez emir komuta zinciri içerisinde bir askerî darbe yaptı. Türkiye'de sağ-sol çatışması, bölücülük, siyasi, ekonomik ve sosyal krizler, suikastlar, katliamlar, cumhurbaşkanı seçimi krizi sonucunda Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren liderliğinde 12 Eylül 1980'de ordu yönetime el koydu. Müdahalenin amacı, "ülke bütünlüğünü korumak, millî birlik ve beraberliği sağlamak, muhtemel bir iç savaşı ve kardeş kavgasını önlemek, devlet otoritesini ve varlığını yeniden tesis etmek ve demokratik düzenin işlemesine mâni olan sebepleri ortadan kaldırmaktır." şeklinde ifade edildi. 48 mahkûm (24 adli suçlu, 15 sol, 8 sağ, 1 ASALA militanı) idam edildi. 1982 Anayasası hazırlandı, 7 Kasım 1982'de yapılan halk oylamasında %91,37 "EVET" oy oranı kabul edildi. 12 Eylül 1980'de başlayan askerî rejim, 7 Aralık 1983'te sona erdi.
1996'da göreve gelen REFAHYOL hükûmeti, Türk Silahlı Kuvvetlerinin laiklik ve irtica konusunda kapsamlı bir çalışma yapmaya yöneltti. 28 Şubat 1997'de yapılan Millî Güvenlik Kurulunda ordunun komuta kademesi, irticaya karşı sert önlemler alınmasını istedi. Başbakan Necmettin Erbakan bildiriyi önce bildiriyi imzalamamakta direndi ancak daha sonra şerh koyarak imzaladı. Fakat bildiride istenenleri yerine getirmedi ve başbakanlığı hükûmet ortağı Tansu Çiller'e teslim etmek için istifa etti. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ise hükûmeti kurma görevini Mesut Yılmaz'a verdi ve ANASOL-D Hükûmeti kuruldu. 1999'da Refah Partisi, laikliğe aykırı eylemlerin odağı hâline geldiği gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi tarafından kapatıldı.
Türk Silahlı Kuvvetleri, Türkiye devletini yurt dışından ve yurt içinden gelecek ve gelebilcek tehdit ve tehditlere karşı savunma ve caydırıcılık görevini üstlenmiş olan silahlı devlet kuruluşudur.[34] Yaptırım gücünü Türkiye Anayasası'ndan alır. Genelkurmay Başkanlığı ile Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlıkları Millî Savunma Bakanına bağlıdır. Genelkurmay Başkanı ile Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanları Millî Savunma Bakanına ayrı ayrı bağlı ve sorumludur. Genelkurmay Başkanlığı ile Kuvvet Komutanlıklarının teşkilatı bakanlık kadro ve kuruluşunda gösterilir.[34]
Türk Silahlı Kuvvetleri rölyefi altta üç parçaya bölünmüş ve Türkiye'nin ulusal renkleri olan kırmızı (ortada) ve beyazın (yanlarda) olduğu üstünde Türk bayrağının ve Türk ulusunun simgesi olan hilal ve yıldız, yanında Türk Hava Kuvvetleri'ni temsilen iki kanat altında Türk Kara Kuvvetleri'ni temsilen bir miğfer ve çapraz iki kılıç, onun da altında Türk Deniz Kuvvetleri'ni temsilen de büyük bir deniz çapası bulunmaktadır.
9 Ağustos 2024 itibarıyla
Fotoğraf | Görev | İsim |
---|---|---|
Genelkurmay Başkanı | Orgeneral Metin Gürak | |
Deniz Kuvvetleri Komutanı | Oramiral Ercüment Tatlıoğlu | |
Kara Kuvvetleri Komutanı | Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu | |
Hava Kuvvetleri Komutanı | Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu | |
Ege Ordusu Komutanı | Orgeneral İrfan Özsert | |
Genelkurmay II. Başkanı | Orgeneral Kemal Yeni | |
Muharip Hava Kuvveti Komutanı | Orgeneral İsmail Güneykaya | |
2. Ordu Komutanı | Orgeneral Levent Ergün | |
1. Ordu Komutanı | Orgeneral Metin Tokel | |
Donanma Komutanı | Oramiral Kadir Yıldız | |
3. Ordu Komutanı | Korgeneral Veli Tarakcı | |
Eğitim ve Doktrin Komutanı | Korgeneral Zorlu Topaloğlu | |
Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı | Korgeneral Tevfik Algan |
Türk Silahlı Kuvvetlerini komuta eden Türkiye'deki en üst düzey askerî birimdir. Savaşta Başkomutanlık görevini Cumhurbaşkanı adına yerine getirir.[34] Kuvvetlere komuta etmek, savaşa hazırlanmasında personel, haber alma, harekat, yapılanma, eğitim-öğretim ve lojistik hizmet ilkeleri ve programları Genelkurmay Başkanlığının sorumluluklarıdır.
Türk Kara Kuvvetleri, Türk Silahlı Kuvvetlerinin en büyük kuvvetidir. Bünyesinde 4 Ordu, 14 Kolordu, 8 Mekanize Tümen, 11 Zırhlı Tugay, 23 Mekanize Piyade Tugayı, 15 Motorize Piyade Tugayı, 8 Komando Tugayı, 4 İnsani Yardım Tugayı, 5 Topçu Tugayı bulunur. Ayrıca Kıbrıs'ta Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri adı altında yaklaşık bir kolordu seviyesinde yaklaşık 60.000 Personel bulundurmaktadır. Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti'nin korunması ve kollanması ile ilgili kendisine verilen görevleri yerine getirir. Türk Kara Kuvvetindeki asker (er ve erbaş) sayısının 550.000 üstünde olduğu sanılmaktadır.
Türk Deniz Kuvvetleri, Türk Silahlı Kuvvetlerinin en büyük 2. kuvvetidir. Türkiye'yi denizden gelebilecek her türlü tehditlere karşı savunmak ve ülkenin denizle alakalı menfaatlerini korumak ve kollamakla görevli kuvvettir. Türk Deniz Kuvvetleri; 16 fırkateyn, 12 denizaltı, 9 korvet, 18 hücumbot, 11 mayın tarama gemisi, 16 devriye gemisi ve yardımcı gemiler ile Karadeniz, Ege ve Akdeniz'de aktif olarak faaliyette bulunmaktadır. 55.000 aktif çalışanı ile personel sayısı bakımında dünyanın 8. büyük deniz kuvvetidir.[35] Donanma Komutanlığı, Kuzey Deniz Saha Komutanlığı, Güney Deniz Saha Komutanlığı, Deniz Eğitim ve Öğretim Komutanlığı olmak üzere dört ana ast komutanlıktan oluşur.[36]
Türk Hava Kuvvetleri, Türk Silahlı Kuvvetlerinin en büyük 3. kuvvetidir. 1949 yılında kurulan ve şu anda envanterinde 500'ün üzerinde uçak[37] ve 70'ten fazla helikopter[37] barındıran, barışta Türk hava sahasını savunan, savaşta kara ve deniz kuvvetlerine destek veren kuvvettir.
Temmuz 2018 tarihi itibarıyla Türkiye'nin kendi toprakları dışında toplam 3 bin 190 askerî personeli bulunmaktadır. Başta NATO üyeliği olmak üzere birçok uluslararası örgüte üyeliğinden doğan sorumlulukları gereği[38] yurtdışında birçok defa geçici olarak asker bulunduran Türkiye'nin üyesi olduğu örgütlere bağlı olmaksızın yurt dışında sürekli olarak bulunan tek[39] askerî üssü Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri'dir. Ayrıca 2015 yılında Katar'da Tarık Bin Ziyad Kışlası kurulmuştur.[40][41] Sudan Devleti'nin Sevakin Adasını Türkiye'ye devretmesinin ardından burada deniz üssü inşaatına başlamıştır.[42][43]
Ülke | Açılış | Durum | Birlik | Personel sayısı | # |
---|---|---|---|---|---|
KKTC | 1 Ağustos 1976 | Açık | Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri | yaklaşık 40.000 | |
Katar | Ekim 2015 | Açık | Katar TSK Kara Unsur Komutanlığı | yaklaşık 3.000 | [44] |
Somali | 30 Eylül 2017 | Açık | Özel Kuvvetler Komutanlığı | 200+ | |
Başika, Irak | Açık | Özel Kuvvetler Komutanlığı | 500+ | [45] | |
Cerablus, Suriye | Yapılıyor | Özel Kuvvetler Komutanlığı | 500+ | [46][47][48] |
Türkiye'nin halihazırda kurulu ya da kurulma aşamasında olan yurt dışındaki askerî üsleri dışında Azerbaycan ve Arnavutluk'ta askerî eğitim vermek için geçici olarak kurulu askerî eğitim üsleri bulunmaktadır. 2015 yılında Irak'ın Musul şehrinde askerî eğitim vermek için askerî eğitim üssü kuruldu. Başika Kampı olarak adlandırılan askerî üsse 600 silahlı Türk askeri çıkartıldı.[49] Türkiye'nin Bosna-Hersek'te EUFOR kapsamında bulunan Fatih Sultan Mehmet Kışlası bulunmaktadır.Somali'de Türk Eğitim Merkezinde Somali ordusuna subay ve astsubay yetiştirilmektedir.[50][51]
TSK, iç güvenliğin tehdit altında olduğunu ifade ederek zaman zaman sivil yönetime müdahale etmiştir.[52] Bu müdahalelerde temel hukuki dayanak Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesinde yer alan "Madde 35 - Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyetini kollamak ve korumaktır."[53] hükmü olmuştur. Ancak 12 Eylül Darbesi'nin yargılanması için hazırlanan iddianamede bu maddenin darbeye meşruiyet kazandırmayacağı ve hiçbir kanun maddesinin anayasanın üzerinde olamayacağının altı çizildi. Devlet düzeninin temel kurumlarından TBMM ve tüm hak ve özgürlükleri ortadan kaldırmak için 35. maddeyi gerekçe göstermenin hukuka aykırılığa kılıf bulma gayreti olduğu aktarıldı.
TSK 1960 ve 1980 yıllarında iki kez yönetime el koymuş, 1971 yılında ise muhtıra vererek hükûmetin istifa etmesini istemiştir.
2007 yılından sonra Türk Silahlı Kuvvetlerinin bazı muvazzaf ve emekli mensupları, darbe planı ve ülkeyi kontrol atına almak amaçlı kaos planlarına ilişkin davalarla ilgili olarak yargılanmaya başlanmıştır. Bu davalar arasında Sarıkız, Ayışığı, Yakamoz ve Eldiven darbe teşebbüsü iddiaları, Balyoz darbe planı ve İrticayla Mücadele Eylem Planı, Ergenekon davaları bulunmaktadır.
Eğitim ve Doktrin Komutanlığı,[1] Deniz Eğitim ve Öğretim Komutanlığı[54] ve Hava Eğitim Komutanlığı[55] personel yetiştirmekle ilgili TSK'nin barındırdığı eğitim kurumlarıdır. İlk kez 1789 yılında Osmanlı Padişahı III. Selim zamanında Harbiye-i Umumiye adıyla kurulmuş olan Askerî liseler TSK'ye subay yetiştirmekteydi. 2016 yılında alınan kararla askerî liseler kapatılmıştır.[56][57] 1848 yılında Osmanlı Padişahı Abdülmecid zamanında kurulan Harp Akademileri, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne bağlı lisansüstü düzeyde eğitim ve öğretim veren bir eğitim kurumudur. 1898 yılında Osmanlı Padişahı II. Abdülhamid döneminde kurulan daha sonra merkezi 1948 yılında Ankara'ya taşınan Gülhane askerî Tıp Akademisi ise Türk Silahlı Kuvvetleri'ne sağlık bilimleri alanında askerî personel yetiştirmekteydi. 15 Ağustos 2016'da alınan bakanlar kurulu kararlarına göre Gülhane askerî Tıp Akademisi kapatılarak Sağlık Bakanlığına devredilmiştir.[58][59][60] Günümüzde Sağlık Bilimleri Üniversitesi bünyesinde öğrenim gören askerî öğrencileriler ordunun doktor ihtiyacını karşılamaktadır. 14 Kasım 2016'da alınan karalar doğrultusunda Kara Harp Okulu, Hava Harp Okulu, Deniz Harp Okulu ve Kara-Hava-Deniz-Bando Astsubay Meslek Yüksek Okulu Milli Savunma Üniversitesi'ne bağlanmıştır.[61][62][63][64][65][66]
Askerî mahkemeler askerî hukuk hükmü altında olan askerî personel için ceza belirler. Genellikle askeriyede disiplin ihlalini önlemek içindir. Yine Askerî Yargıtay, Askerî mahkemeler tarafından verilen karar ve hükümlerin son inceleme merciidir. 4 Temmuz 1972 tarih ve 1602 sayılı kanunla kurulan Askerî Yüksek İdare Mahkemesi (Askerî Danıştay) ise Türkiye'de askerî idari yargı alanında faaliyet gösteren mahkemedir.2017 yapılan halk oylamasıyla askerî Yargıtay, askerî Yüksek İdare Mahkemesi ve askerî mahkemeler kaldırılmıştır.[67][68]
Kısaltması OYAK olan ordu yardımlaşma kurumu 27 Mayıs darbesinden sonra[69] kurulmuş, özel hukuk hükümlerine bağlı, TSK mensuplarının yardımlaşma ve emeklilik fonudur. OYAK'ın yönetiminde sivil devlet memurlarıyla birlikte muvazzaf askerler de vardır. Temsilciler Meclisi yönetiminde hizmet veren dört general bulunur. İlk sermayesi Osmanlı Devleti'nin subayların ihtiyaçlarını karşılamak için oluşturduğu fondan 50 bin altın devredilerek oluşturulmuş[70] OYAK, kurumlar vergisinden muaf tutularak KİT'lere tanınmayan bir hak tanınmıştır. Bunu devletin OYAK'a bir katkısı olarak gören bazı kişiler bu durumun, piyasada aynı işi yapan şirketler açısından serbest rekabeti bozduğunu iddia ederler.[71]
Türk Silahlı Kuvvetlerinin ziyaret edilebilir üç müzesi de İstanbul'dadır. Harbiye, İstanbul'da bulunan Harbiye askerî Müzesi 54.000 m²lik bir alan üzerinde kurulu 18.600 m²lik binasıyla bir yapılar kompleksidir. Geniş bir alana yayılan Mekteb-i Harbiye binası, Osmanlı Devleti’ne subay yetiştirmek amacıyla kurulmuş ve 1862’de inşa edilmiştir. Yine Türkiye'nin denizcilik alanında en büyük askerî müzesi İstanbul Deniz Müzesi'dir. Koleksiyonunda yaklaşık 20.000 adet eser bulunmaktadır. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı olan İstanbul Deniz Müzesi Türkiye'de kurulan ilk askerî müzedir. 1897 yılında, dönemin Bahriye Nazırı Hasan Hüsnü Paşa'nın emirleri ile Tersane-i Amire'de (Osmanlı Devlet Tersanesi Kasımpaşa, İstanbul'da) küçük bir binada "Müze ve Kütüphane İdaresi" ismi ile kurulmuştur.
Yeşilköy'de askerî havalimanının bitişiğinde yer alan ve Türk hava kuvvetlerine ait uçakların sergilendiği İstanbul Havacılık Müzesi'si I. Dünya Savaşı sonunda, en eskisi 1912 yılına ait olmak üzere muhtelif milletlere ait tayyareler ile hangarlarda I. Dünya Savaşı devamınca Almanlar tarafından yapılan her tip tayyareden bir, iki ve üçer adet bulunması Hava Kuvvetleri Müfettişliği'nce bir hava müzesi kurma kararı alınmasına neden olmuştur. 16 Ekim 1985 tarihinde ziyarete açılmıştır.
Er ve erbaşlardan çatışmada ölen veya herhangi bir nedenle hayatını kaybedenlerin bakmakla yükümlü oldukları yakınları ile gazi ve engelli Mehmetçiklere sosyal ve ekonomik destek sağlamak amacıyla 17 Mayıs 1982 tarihinde TSK Mehmetçik Vakfı kurulmuştur. Vakıf, dönemin Devlet Başkanı Orgeneral Kenan Evren ve diğer Millî Güvenlik Konseyi üyesi komutanların aralarında topladıkları parayla kurulmuştur. Yine aynı amaç doğrultusunda Türk Silahlı Kuvvetleri; Elele Vakfı, Güçlendirme Vakfı, Dayanışma Vakfı, Sağlık Vakfı ve Eğitim Vakfı vardır.
Orduevleri, otel ve/veya sosyal tesisler olup kullanımı subay, astsubay ve 2012 yılından itibaren uzman erbaşlara mahsustur. Tesisin tipine göre içinde otel odaları, restoran, çay ve pasta salonları, spor salonu, öğrenci etüt salonu, düğün salonu, çeşitli davet ve kokteyl salonları, çocuk oyun salonları, kadın ve erkek kuaför salonları, yüzme havuzu, sauna, fin hamamı, otopark ve kütüphane bulunabilir. Harbiye Orduevi ve Eskişehir Subay Orduevi bulundukları semtle özgünleşmiş bilinen büyük orduevlerindendir.
NATO Kodu | OF-10 | OF-9 | OF-8 | OF-7 | OF-6 | OF-5 | OF-4 | OF-3 | OF-2 | OF-1 | Subay Öğrencisi | |||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Kara Kuvvetleri | ||||||||||||||
Mareşal | Genelkurmay Başkanı | Orgeneral | Korgeneral | Tümgeneral | Tuğgeneral | Albay | Yarbay | Binbaşı | Yüzbaşı | Üsteğmen | Teğmen | Asteğmen | Harbiyeli |
NATO Kodu | OR-9 | OR-8 | OR-7 | OR-6 | OR-5 | OR-4 | OR-3 | OR-2 | OR-1 | |||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Kara Kuvvetleri | ||||||||||||||
Astsubay Kıdemli Başçavuş | Astsubay Başçavuş | Astsubay Kıdemli Üstçavuş | Astsubay Üstçavuş | Astsubay Kıdemli Çavuş | Astsubay Çavuş | Astsubay Astçavuş | Uzman Çavuş | Uzman Onbaşı | Sözleşmeli Çavuş | Sözleşmeli Onbaşı | Dengi yok | Sözleşmeli Er | Er |
NATO Kodu | OF-10 | OF-9 | OF-8 | OF-7 | OF-6 | OF-5 | OF-4 | OF-3 | OF-2 | OF-1 | ||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Deniz Kuvvetleri | Büyük Amiral1 |
Genelkurmay Başkanı |
Oramiral |
Koramiral |
Tümamiral |
Tuğamiral |
Albay |
Yarbay |
Binbaşı |
Yüzbaşı |
Üsteğmen |
Teğmen |
Asteğmen |
NATO Kodu | OR-9 | OR-8 | OR-7 | OR-6 | OR-5 | OR-4 | OR-3 | OR-2 | OR-1 | |||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Deniz Kuvvetleri | Astsubay Kıdemli Başçavuş |
Astsubay Başçavuş |
Astsubay Kıdemli Üstçavuş |
Astsubay Üstçavuş |
Astsubay Kıdemli Çavuş |
Astsubay Çavuş |
Astsubay Astçavuş |
Uzman Çavuş |
Uzman Onbaşı |
Sözleşmeli Çavuş |
Sözleşmeli Onbaşı |
Dengi yok |
Sözleşmeli Er |
Er |
NATO Kodu | OF-10 | OF-9 | OF-8 | OF-7 | OF-6 | OF-5 | OF-4 | OF-3 | OF-2 | OF-1 | ||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Hava Kuvvetleri | Mareşal |
Genelkurmay Başkanı |
Orgeneral |
Korgeneral |
Tümgeneral |
Tuğgeneral |
Albay |
Yarbay |
Binbaşı |
Yüzbaşı |
Üsteğmen |
Teğmen |
Asteğmen |
NATO Kodu | OR-9 | OR-8 | OR-7 | OR-6 | OR-5 | OR-4 | OR-3 | OR-2 | OR 1 | ||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Hava Kuvvetleri | Astsubay Kıdemli Başçavuş |
Astsubay Başçavuş |
Astsubay Kıdemli Üstçavuş |
Astsubay Üstçavuş |
Astsubay Kıdemli Çavuş |
Astsubay Çavuş |
Astsubay Astçavuş |
Uzman Çavuş |
Uzman Onbaşı |
Sözleşmeli Çavuş |
Sözleşmeli Onbaşı |
Dengi yok |
Sözleşmeli Er |
Er |
<ref>
etiketi; anayasa
isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme)Diğerleri