Bu yazıda İkinci modernite hakkında derinlemesine bir analiz yapılacak, farklı yönleri ele alınarak okuyucunun bu konu/kişi/tarih hakkında detaylı ve eksiksiz bilgi edinmesine olanak sağlanacaktır. Kökenleri, günümüzdeki önemi, çeşitli alanlardaki etkileri ve gelecekteki olası etkileri incelenecektir. Ayrıca geniş ve dengeli bir vizyon sağlamak amacıyla uzmanların konuya ilişkin farklı bakış açıları ve görüşleri de incelenecektir. İlgili bilgileri toplayıp analiz ederek İkinci modernite'e kapsamlı bir bakış sunmayı ve bu konu/kişi/tarih hakkındaki bilgilerin zenginleşmesine katkıda bulunmayı amaçlıyoruz.
İkinci modernite, Alman sosyolog Ulrich Beck'in tarafından türetilen ve onun modernite sonrası dönem olarak kullandığı tabirdir.
Modernitenin tarım toplumunu sanayi toplumu olacak şekilde değiştirdiğini ve ikinci modernitenin sanayi toplumunu yeni ve daha farklı bir ağ toplumuna ya da bilgi toplumuna dönüştürmesi üzerinedir.
İkinci modernite, modernitenin beşeri kıtlık sorunuyla başa çıkmadaki başarısının yarattığı risklere - bitki, hayvan ve insan olmak üzere tüm yaşam biçimlerine yönelik risklere - dair yeni bir farkındalığın damgasını taşımaktadır. Daha önce hem doğal hem de sosyal risklere karşı koruma sağlıyor gibi görünen sistemlerin, işleyişlerinin bir yan ürünü olarak küresel ölçekte insan kaynaklı yeni riskler ürettiği giderek daha fazla kabul görmektedir. Bu tür sistemler çözümün değil, sorunun parçası haline geliyor. Modernizasyon ve bilgi yolunda ilerlemeler, bilişim suçları gibi yeni sosyal tehlikeler yaratırken, bilimsel ilerlemeler ise klonlama veya genetik mühendisliği gibi kararların uzun vadeli sonuçları değerlendirmek için yeterli kapasite olmaksızın zorunlu olarak alındığı yeni alanlar açmaktadır.
Bu düşünümsel modernleşmenin yarattığı yeni ikilemlerin farkında olan Beck, ulusal çıkarların artık tek başına ulusal düzeyde etkili bir şekilde desteklenemediği bir dünyanın zorluklarının üstesinden gelmek için yeni bir "kozmopolitan Realpolitik" önermektedir.
İkinci modernite aynı zamanda bilgi toplumu olarak adlandırılan ve farklı bilgi türlerinin çoğullaştığı bir dönemle de ilişkilendirilmektedir. Özellikle bilgiye bağlı riskler - bilgi dünyasının kendisi tarafından üretilen belirsizlikler - ile karakterize edilmektedir.
İkinci moderniteye karşı bazı direniş biçimleri ortaya çıkmıştır bunlardan biri de Avrupa şüpheciliği olmuştur.
Beck, El Kaide terör örgütünü yalnızca bilgi teknolojisi araçlarının kullanımı yolunda değil, aynı zamanda senkretist ideolojisinde de ikinci moderniteye karşı direnişin bir yan ürünü olarak görmektedir.