Günümüz dünyasında Özeroğulları Beyliği, günlük yaşamın çeşitli yönlerini önemli ölçüde etkileyen benzersiz bir önem kazanmıştır. Ortaya çıkışından bu yana Özeroğulları Beyliği, anlamı ve etkisi etrafında geniş bir görüş ve vizyon yelpazesi oluşturarak tartışma, analiz ve çekişmelerin konusu olmuştur. Bu makalede, Özeroğulları Beyliği'in farklı yönlerini ve toplum, kültür ve ekonomi üzerindeki etkisini inceleyerek günümüz dünyasındaki önemi ve rolü hakkında ayrıntılı bir analiz sunacağız.
Özeroğulları Beyliği, (Osmanlıca: اوزر veya عزير) Çukurova'nın güney kesiminde 1374-1516 yılları arasında hüküm sürmüş küçük bir Türkmen beyliğidir. Beyliğin toprakları Payas, İskenderun, Derbsak, Erzin ve Dörtyol'u kapsıyordu. Günümüzdeki Hatay ilinin Dörtyol ilçesinde bulunan Özerli köyü beyliğin başkenti idi.[1]
Özeroğulları Beyliği, Osmanlı İmparatorluğu ile Memluk Sultanlığı arasındaki tampon bölgede yer almaktaydı. Beylik 1416 yılına kadar Memlüklerle savaşmış ancak bu tarihten sonra Osmanlılara karşı Memlüklerle ittifak kurmuştur. Beylik toprakları 1516 yılında Sultan I. Selim tarafından fethedildi ve beylik bir Osmanlı sancağı haline geldi.
Özeroğulları Beyliği, Halep bölgesinden Hatay taraflarına gelen Özer Bey tarafından kurulmuştur. Özeroğulları, bölgeye ilk yerleşen Türkmen topluluğudur.[2] Sülale, Oğuzların Üçok koluna mensup Türkmen bir sülaledir. Üçokların Kınık[1] veya Üreğir boyuna mensup oldukları düşünülmektedir. Üreğir boyuna mensup oldukları kabul edilirse Ramazanoğulları ile akraba olmaları mümkündür. Sülalenin Afşar veya Döğer boyuna mensup olduğuna dair görüşler de mevcuttur.[3]