Günümüz dünyasında Annie Ernaux toplumun her alanında büyük önem kazanmış bir konudur. Politikadan teknolojiye, kültüre ve ekonomiye kadar Annie Ernaux, yaşama ve ilişki kurma şeklimizi önemli ölçüde etkiledi. Yıllar geçtikçe Annie Ernaux tutkulu tartışmalara yol açtı ve günlük hayatımızın farklı yönlerine yaklaşma şeklimizde derin değişikliklere yol açtı. Bu makalede, günümüz toplumu üzerindeki etkisini daha iyi anlamak için Annie Ernaux'in farklı yönlerini inceleyip farklı alanlardaki etkisini analiz edeceğiz.
Annie Ernaux | |
---|---|
![]() | |
Doğum | Annie Duchesne 1 Eylül 1940 Lillebonne, Seine-Maritime, Fransa |
Meslek | Yazar |
Milliyet | Fransız |
Eğitim | Rouen Üniversitesi Bordeaux Üniversitesi |
Önemli ödülleri | Renaudot Ödülü (1984) Nobel Edebiyat Ödülü (2022) |
Annie Ernaux doğum adıyla Annie Duchesne (d. 1 Eylül 1940), Fransız yazar ve edebiyat profesörüdür.[1]
Kendi deneyimleri üzerinden anlattığı olaylarla toplumdaki sınıf atlama, evlilik, kadın özgürlüğü, cinsellik, kürtaj, hastalık, yaşlılık ve ölüm gibi meselelere dikkat çeken eserler verdi.[2] "Kişisel hafızanın köklerini, mesafelerini ve kolektif kısıtlamalarını keşfetmedeki cesaretinden" dolayı 2022 Nobel Edebiyat Ödülü'ne layık görüldü.[3][4]
1940 yılına Lillebonne'da, işçi sınıfından bir ailede doğdu. Çocukluğu küçük bir Normandiya kasabası olan Yvetot’ta geçti. Yvetot'a taşındıktan sonra bakkal işletmeye başlayan ailesinin tek çocuğu olarak büyüdü (çok genç yaşta ölmüş bir ablası vardı).[5] Özel bir Katolik Okulu'nda okudu, ardından Rouen ve Bordeaux üniversitelerinde edebiyat öğrenimi gördü. Üniversite yıllarında tanıştığı Philippe Ernaux ile 1964 yılında evlendi, 1985 yılında boşanma ile sonlanan bu evlilikten iki oğlu oldu.[6]
Öğrencilik yıllarında sürrealizm üzerine bir tez yazdı, Yeni Roman yazarlarını, Simone de Beauvoir’ı, Proust’u, Flaubert’i, Camus’u ve Sartre’ı beğenerek okudu.[7] 1971 yılında Rouen Üniversitesi'nden mezun oldu.[8]
Mezun olduktan sonra uzun yıllar edebiyat öğretmenliği yaptı. 1977'de ailesi ile Paris yakınındaki Cergy-Pontoise kasabasına taşındı[9] ve 2000 yılında emekli oluncaya kadar Ulusal Uzaktan Eğitim Merkezi'nde çalıştı.[10] Ayrıca Amerikan kolejlerinde Fransız edebiyatı öğretti.[8]
İlk eseri olan Armoires vides (Boş Dolaplar) adlı otobiyografik romanı 1974 yılında yayımlandı. Bu eserde kendi deneyiminden yola çıkarak bir üniversite öğrencisinin yaptırdığı kürtaj ve onu buna iten olayları anlattı. Les Armoires vides'in ardından kurguyu terk ederek "oto- sosyo-bioyografi" olarak tanımladığı anlatı yöntemiyle eserler verdi.[11] Tüm yapıtlarında kişisel deneyimle toplumsal tarihi birleştiren unsurları ortaya koydu. Sınıf atlama, evlilik, kadın özgürlüğü, cinsellik, kürtaj (örneğin L'Événement), hastalık, yaşlılık ve ölüm gibi meseleleri kendi deneyimleri üzerinden aktarırken, arka planda daima toplumsal yaşam ve onu oluşturan kültürel, siyasî, tarihî olaylara yer vererek, "toplumsal bellek" yazını olarak nitelenebilecek eserler yarattı.
1984'te, babasıyla ilişkisine, Fransa'da küçük bir kasabadaki deneyimlerine ve sonraki taşınma sürecine odaklanan La Place (Bir Adamın Yeri) romanı ile Renaudot Ödülü'nü kazandı. İki yıl sonra annesini kaybettiğinde aile kökleri ile hesaplaştığı Une Femme (Bir Kadın) adlı yapıtını yazdı.[2] Evli bir adamla ilişkisini anlattığı, 1991'de yayımlanan Passion Simple (Yalın Tutku) eseri iki ayda iki yüz bin adet satılarak Fransa'da en çok satanlar listesine girdi.[8]
Emekli olduktan sonra tamamen yazmaya odaklanan[9] Ernaux, 2008'de magnum opus eseri olarak görülen Seneler'i yayımladı.[12] Fransız yayın dünyasında büyük bir beğeniyle karşılanan bu eserde 1940'lı yıllardan başlayarak 2008 yılına gelinceye değin Fransız toplumunun değişik kesimlerinin yaşantılarını kayıt altına aldı. Bu eseri ile Fransa'da 2008 Marguerite Duras Ödülü, 2008 François-Mauriac Ödülü gibi birçok ödüle; 2017'de, ABD'de yaşayan Fransız yazarlara verilen Marguerite Yourcenar Ödülü'ne; İtalya 'da 2018 Hemingway Ödülü'ne değer görüldü.[9] Ayrıca Une Femme adlı kitabı ile İtalya'da 2018 Gegor von Rezzori Ödülü'nü kazandı.[8]
Yazar, "kişisel hafızanın köklerini, mesafelerini ve kolektif kısıtlamalarını keşfetmedeki cesaretinden ötürü" 2022 Nobel Edebiyat Ödülü'ne layık görüldü.[13] Yaşamını Cergy'de sürdürmektedir.