Didaktik şiir

Bu yazımızda çeşitli çalışma alanlarının dikkatini çeken, hem akademik alanda hem de genel olarak toplumda büyük ilgi uyandıran Didaktik şiir konusunu ele alacağız. Didaktik şiir uzun zamandır tartışma ve tartışma konusu olmuştur ve son yıllarda önemi giderek daha belirgin hale gelmiştir. Bu konu, günlük yaşamın farklı yönleri üzerindeki etkisi nedeniyle araştırmacıların, bilim adamlarının, profesyonellerin ve genel kamuoyunun ilgisini çekmiştir. Bu makale boyunca Didaktik şiir ile ilgili farklı yönleri inceleyeceğiz, sonuçlarını, geçmişini, bugünkü etkisini ve bu konuyla ilgili olası gelecek senaryolarını analiz edeceğiz.

Antik Yunan şair Hesiodos tarafından M.Ö.700 civarında yazılan didaktik şiir “İşler ve Günler”in önsözü

Didaktik (öğretici) şiir, belli bir düşünceyi aşılamak veya belli bir konuda öğüt, bilgi vermek, bir ahlak dersi çıkarmak amacıyla öğretici nitelikte yazılan, duygu yönü az olan şiir türüdür. Yusuf Has Hacip'in Kutadgu Bilig, Aşık Paşa'nın Garibname, Nabi'nin Hayriye adlı eserleri bu türün ünlü örnekleridir. Tanzimat'tan sonraki Türk Edebiyatında Ziya Paşa'nın Terkib-i Bend; Tevfik Fikret'in Haluk'un Defteri ve Şermin; Mehmet Akif'in Süleymaniye Kürsüsünde, Asım adlı eserleri de bu tarzda yazılmış ünlü eserlerdir. Fabl türündeki eserler de örnek olarak gösterilebilir.[1]

Kaynakça

  1. ^ Şiir türleri 29 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Yard. Doç. Dr. Canan İLERİ, Erişim tarihi: 31 Mayıs 2016