Günümüz dünyasında Kâmil Abduş Gölü çok sayıda insan için büyük önem taşıyan ve ilgi duyulan bir konu haline geldi. Toplum üzerindeki etkisi, tarihsel önemi veya bilimsel alandaki önemi nedeniyle Kâmil Abduş Gölü hem uzmanların hem de meraklıların dikkatini çekti. Bu makalede Kâmil Abduş Gölü'in en alakalı yönlerini derinlemesine inceleyeceğiz, çeşitli alanlardaki etkisini ve zaman içindeki gelişimini analiz edeceğiz. Kökeninden şu anki durumuna kadar, Kâmil Abduş Gölü'in sunduğu her şeyi derinlemesine anlamak için heyecan verici bir yolculuğa çıkacağız.
Kâmil Abduş Gölü | |
---|---|
![]() | |
Havza | |
Konum | Tuzla, İstanbul, Türkiye |
Koordinatlar | 40°49′50″K 29°17′13″D / 40.83056°K 29.28694°D |
Genel bilgiler | |
Akarsu (gelen) | Umurbey Deresi |
Akarsu (giden) | Marmara Denizi |
Göl türü | Lagün gölü |
Yüzölçümü | 3 km2 (1,2 sq mi) |
Ortalama derinlik | 1 m (3,3 ft) |
Kâmil Abduş Gölü, Tuzla Gölü ya da Balık Gölü, İstanbul'un Anadolu Yakası'nda, Tuzla ilçesi kıyısında bulunan bir lagün gölüdür. Yaklaşık 300 hektarlık bir alan kaplayan göl, doğal ve yapay engellerle denizden ayrılmış durumdadır.[1] Tuzla'nın kıyı kesimine tersanelerin kurulmasıyla doğal dengesi bozulmaya başlayan göl, 2001 yılına gelindiğinde tümüyle kurudu. Kuşların üreme merkezi olan göldeki tüm canlılar bölgeyi terk etti.[1]
Göl 1929 yılına değin İstanbul'un tuz gereksinimininin karşılandığı bir tuzla olarak kullanılıyordu. Göl çevresindeki araziler nüfus mübadelesiyle Yunanistan'dan gelen bir çiftçi olan Kâmil Abduş'a verildi. Kişinin burada bir çiftlik kurmasıyla bölge ve buradaki göl, çiftlik sahibinin adıyla anılmaya başlandı.[1]
Gölün kurumasıyla ortaya çıkan durumu düzeltmek amacıyla Tuzla Belediyesi çalışmalara başladı. Göl tabanından toprak kaldırmak suretiyle derinliği arttırılarak denizden bağlantı açılarak gölün su döngüsünü yeniden sağlamak için boğazlar yoluyla kuruyan göle deniz suyu verildi. Oluşturulan yapay adacıklarla kuşların üreme ve konaklamasına kalacak yer sağlandı.