Bu yazıda Uluç Hasan Paşa'in büyüleyici dünyasını ve bu konunun gerektirdiği her şeyi keşfedeceğiz. Uluç Hasan Paşa, toplum üzerindeki etkisinden günlük hayata olan etkilerine kadar yıllardır ilgi ve tartışma konusu olmuştur. Sonraki birkaç satırda anlamını, farklı bakış açılarını ve günümüz dünyasındaki önemini analiz edeceğiz. Uluç Hasan Paşa ister bir kişi, ister tarihi bir olay, ister soyut bir kavram, ister başka bir şey olsun, öğrenilecek ve üzerinde düşünülecek çok şey olduğundan eminiz. Uluç Hasan Paşa hakkında bu keşif ve düşünme yolculuğunda bize katılın.
Uluç Hasan Paşa | |
---|---|
![]() | |
Kaptan-ı derya | |
Görev süresi 1588 - Temmuz 1591 | |
Hükümdar | III. Murad |
Yerine geldiği | Damat İbrahim Paşa |
Yerine gelen | Yusuf Sinan Paşa |
Kişisel bilgiler | |
Doğum | 1544 Venedik, İtalya |
Ölüm | 1591 (46-47 yaşlarında) İstanbul |
Uluç Hasan Paşa, ya da Venedikli Hasan Paşa (d. 1544 – ö. Temmuz 1591), Osmanlı denizcisi, yöneticisi ve kaptan-ı deryası.
1544 yılında Venedik vatandaşı olarak Andrea Celeste adıyla doğdu. 1560 yılında Ragusa Cumhuriyeti'nin Fabiano adlı gemisinde denizcilik hayatına başladıysa da 1563 yılında Trablusgarp Beylerbeyi Turgut Reis'e esir düştü. Müslüman oldu ve Uluç Hasan adıyla denizciliğe devam etti. Turgut Reis'in 1565 yılında Malta Kuşatması'nda ölmesinin ardından Beylerbeyi olan Uluç Ali Reis'in emrine girdi. 1577 yılında Selanik Sancakbeyi oldu. Aynı yıl (1580' dek sürdüreceği) Cezayir Beylerbeyliği görevine getirildi. 1580 yılında Osmanlıların desteğiyle 1576'da Fas Sultanlığı tahtına çıkan Abdülmelik'in 1578'de Vadisseyl Muharebesi'nde ölmesi üzerine dul kalan eşi Zehra'yla evlendi (bu olaylar İspanyol yazar Cervantes'in kaleme aldığı oyunlara da konu oldu[1]
1582-1585 arası yeniden Cezayir, 1585-1587 arasında Trablusgarp ve 1587-1588 arasında Tunus Beylerbeyliği yaptı. Kılıç Ali Paşa'nın ölümünden sonra bir yıl kaptan-ı derya olan Enderun çıkışlı İbrahim Paşa'nın ardından bu göreve geldi.[2]
Gerek 1577-1580 arasındaki Cezayir gerek 1585-1587 arasındaki Trablusgarp Beylerbeylikleri döneminde Fas Sultanlığı'na karşı daha sert bir siyaset izlenmesi için çaba gösterdi.[3]
Uluç Hasan Paşa bu göreve geldiğinde Osmanlı İmparatorluğu 1573'ten beri Venedik, 1577'den beri ise İspanya ve bağlıları (Sicilya, Napoli ve Ceneviz) ile barış/ateşkes halindeydi ve Tunus'un fethinden (1574) bu yana fetih amaçlı deniz seferleri icra etmiyordu.
Hasan Paşa'nın en önemli harekâtı ise 1588'den beri Trablusgarp'ta devam eden isyanın bastırılması oldu. Kasım ayında Yahyaoğlu Yahya adlı bir Hâricînin Mehdilik iddiasıyla başladığı ayaklanma yayılmış, Beylerbeyi İstanköylü Ahmed Paşa 1590 Şubat'ında öldürülmüştü. Aynı yıl 50 kadırga ve yeterli sayıda askerle Trablus'a ulaşan Uluç Hasan Paşa komutasındaki Osmanlı donanması karaya asker çıkardı ve Yahyaoğlu Yahya'yı öldürerek ayaklanmayı bastırdı.[4]
Sözkonusu sefer sırasında İspanya elçisi Juan de Segni’nin ateşkes antlaşmasının uzatılması için müzakerelerde bulunması nedeniyle, Osmanlı donanması (İspanya'ya bağlı) Sicilya ve Napoli Krallığı kıyılarına saldırıda bulunmadı[5] (Nitekim Segni, bu görevini başarıyla yerine getirmiş ve İngiliz ve Fransız elçilerinin tüm engellemelerine rağmen, ateşkes antlaşmasının 1593’e kadar uzatılmasını sağlamıştı[6]).
Venedikli kökeninden dolayı (esasen Osmanlıların barış halinde bulunduğu) anılan devlete yönelik müzahir bir tutum sergiledi ve bu devlete yönelik korsan saldırılarına izin vermedi.[7] Buna mukabil, İngiltere Krallığı lehine ve İspanya'ya hasım bir siyasî duruş sergiledi.[8]
1591 Temmuz'unda ani bir şekilde öldü ve Kılıç Ali Paşa'nın türbesine gömüldü.
Askerî görevi | ||
---|---|---|
Önce gelen: Damat İbrahim Paşa |
Kaptan-ı Derya 14 Nisan 1588 - 12 Temmuz 1591 |
Sonra gelen: Cağaloğlu Yusuf Sinan Paşa |