Bugün İskenderiyeli Theognostus'in büyüleyici dünyasını keşfedeceğiz. İster toplum üzerindeki etkisi, tarihsel önemi ile ilgileniyor olun, ister sadece İskenderiyeli Theognostus hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyor olun, bu makale size konuyla ilgili eksiksiz ve ayrıntılı bir genel bakış sunacaktır. İskenderiyeli Theognostus'in ne olduğunu ve neden bu kadar önemli olduğunu daha iyi anlamak için, kökeninden mevcut etkisine, pek çok yönü ve tartışmalarına kadar kapsamlı bir analize dalacağız. Öyleyse İskenderiyeli Theognostus hakkında yeni bakış açıları ve bilgiler açacak bilgilendirici bir yolculuğa hazır olun.
İskenderiye’li Theognostus | |
---|---|
Doğum | 210 İskenderiye, Roma İmparatorluğu |
Ölüm | 270 Heliopolis, Roma İmparatorluğu |
Meslek | Teolog |
İskenderiye’li Theognostus (d. 210, İskenderiye, Roma İmparatorluğu – ö. 270, Heliopolis, Roma İmparatorluğu) 3. yüzyılın sonlarında bir Hristiyan ilahiyatçısıydı. Yunan tarihçi Sideli Filipus, Pierius'tan (M.S. 265) sonra İskenderiye'deki İlahiyat Okulu'na başkanlık ettiğini söylüyor.[1] Origenes'in bir müridi olmasına rağmen, Kilise’nin tarihi hakkındaki kitaplarda Eusebios ya da Hieronymus onun hakkında hiçbir bahsetmede bulunmaz.
Theognostus, Hypotyposeis adlı yedi ciltlik dikkate değer bir eser yazdı. Kitabın göze çarpan kısımlarından bazıları Ariusçu öğretilerdir. Örneğin ikinci kitapta Oğul'un bir yaratık, yani yaratılmış bir varlık olduğu söylenir. Üçüncü kitapta, Kutsal Ruh'a yaptığı göndermeler ortodoks öğretiler değildir. Bir sorun daha ise beşinci kitapta, melekler ve şeytanlardan bedensel varlıklar olarak söz ettiğinde ortaya çıkar.[2]
Altıncı ve yedinci kitaplarda Enkarnasyon'u ikinci kitapta aldığından daha ortodoks bir şekilde ele aldı. Theognostus’un; Üçlü Birlik, Tanrı’dan gelen kurtuluş ve ahiret hakkındaki açıklamaları Origenes'ten etkilenilmiştir. Kısacası, çalışmaları, o zamanlar İskenderiye İlahiyat Okulu'nda yaygın olan Hristiyan Helenistik felsefe ile çok uyumluydu.[3]
Teolojisinin çoğu (ortodoks olmayan kısımlar değil) daha sonra Nissa’lı Gregor tarafından benimsenecekti.[4]