Anlam kayması

Bugün son yıllarda büyük önem kazanan bir konu olan Anlam kayması hakkında konuşmak istiyoruz. Anlam kayması siyasetten bilime, genel olarak kültürden topluma kadar çeşitli alanlarda tartışmaya, araştırmaya ve analize konu olmuş bir konudur. Anlam kayması çelişkili görüşleri gündeme getirdi, tartışma yarattı, tartışma kaynağı oldu ve birçok insanın ilgisini çekti. Bu makalede Anlam kayması'in farklı yönlerini inceleyeceğiz, önemini, sonuçlarını ve günümüz dünyasındaki etkisini inceleyeceğiz. Hiç şüphesiz Anlam kayması kimseyi kayıtsız bırakmayacak, derinlemesine ve üzerinde düşünülerek ele alınmayı hak eden bir konudur.

Anlam kayması, zaman kayması veya kip kayması, Türkçede kullanılan haber ve dilek kiplerinin yanlış şekilde, yanlış anlamı veya işi anlatacak biçimde kullanılmasıdır.

Bir cümlede kullanılan zaman kelimesi ile zaman eki birbirine uygunluk göstermiyorsa, bu durumda anlam kayması olur. Cümlede ifade edilen durum ile dilek eki uygun olmuyorsa, bu durumda da anlam kayması meydana gelir.

Örneğin:

  • Yarın Ankara'ya gidiyorum. (gideceğim)
  • Halam yangın çıkınca beni kundağa sarıp dışarı fırlıyor. (fırlamış)
  • Fatih, İstanbul'u fetheder. (fethetti)
  • Çocuğu bulmak için çok uğraşır; ama bulamaz. (uğraştı, bulamadı)
  • Bunu alır, anneme verirsin. (al, ver)
  • Söylediklerimi hemen yapacaksın. (yap)
  • Annem yarın teyzeme gidiyor. (gidecek)